.jpg)
YÜKSEK KİLO BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZİN ZAYIFLADIĞINI GÖSTERİYOR !
Kilomuzun normalden yüksek olması tehlikeli mi? Her zaman değil. Düşünün ki bir basketbolcu 100 kg ve karşısında aynı boyda 100kg sedanter bir kişi.
Sporcu gayet fit olur ama diğer kişide yağlanma göze çarpar. Burada önemli olanın her zaman baskülde çıkan kilomuz olmadığını anlıyoruz. Önemli olan yağ ağırlığımız ve bu yağ miktarının vücudumuzun neresinde daha fazla olduğu; göbek mi, kalça mı?
Yağ miktarınız özellikle göbek çevrenizde artmışsa, sağlığınızla ilgili size sinyal veriyor demektir. Bana iyi bak, sağlık sorunları kapıda olabilir diyor. Kalp damar sağlığı, kan şekeri problemleri, karaciğer yağlanması, bağışıklık sisteminin zayıflaması, vitamin mineral eksiklikleri, eklem sorunları vbbir çok sağlık sorunu yüksek yağlanma ile beraber geliyor.
Karaciğerimiz yoruluyor.
Şimdi son 1,5 yıldır hayatımızın merkezinde olan Covid-19 ile de yüksek yağlanmanın ilişkisini araştıran çok yayın çıkmaya başladı.
Hatırlarsanız önceleri diyet yapmayın bağışıklığınızı düşürmeyin diyordu medyada haberler. Oysa bilinçli ve bilimsel bir açıklama asla bunu söyleyemez. Diyet, sağlıklı yapılması gerektiğini zaten biliyorsak, vücuttaki sağlıksız gidişatı tersine çevirebilir. Mutfağımızda sağlıklı yiyeceklerin olması, yiyeceklerimizi seçerken , pişirirken ve tüketirken daha bilinçli olmak nasıl zarar verebilir bize. İhtiyacımız olan besin öğelerini almak, vitamin ve mineral eksiklerimizi karşılamak, yağ oranını düşürüp kas miktarını korumaktır hedef. Ve böylece sağlıklı diyet- beslenme her zaman bağışıklığımızı güçlendirir. Şuanda dünya genelinde Covid-19 ile hastaneye yatan obezbireylerin süreçten çok daha olumsuz etkilendikleri, bağışıklık sistemlerinin daha düşük olduğu görülüyor. Ve obezler en yüksek risk grubu olarak gösteriliyor.
Özellikle göbek çevresindeki yüksek yağlanma bağışıklık sistemimizi zayıflatıyor.
NASIL?
Obezitenin vücutta bir seri enflamasyon sonucu olduğu ve aynı zamanda enflamasyonu da arttırdığını biliyoruz. Göbek çevresi yağlanması bir enflamasyondur. Lütfen araştırır mısınız enflamasyon nedir? Enflamasyon da bağışıklığımızın zayıflamasında en güçlü etkendir.
Karaciğerimizin yorulması. Karaciğer bir detoks organıdır, yani yiyeceklerden, çevreden aldığımız tüm toksinleri vücuttan atmak için çalışır. Aynı zamanda şeker düzenin sağlayan hormonların çalışmasında, vitaminlerin ve minerallerin depolanmasında, kolesterol gibi kan yağlarının metabolizmasında görev alır.
Karaciğerimiz görevini yerine getiremezse bağışıklık sistemimiz zayıflıyor demektir. İç yağlanma artmaya başlar ki bu da bize sinyal verir.
NE YAPMALIYIZ?
Vücut yağlanmanız yüksekse, sadece kilo vermek adına yapılan dönemsel , bilimsel olmayan düşük kalorili diyetler yerine, karaciğerimizi iyileştiren , yağ kaybı ile kilo verdirecek beslenme programları uygulamalıyız.
Yetersiz ve dengesiz beslenmek bağışıklık sistemini en çok bozan etmenlerden biri, hatta buna çoğu zaman sağlıklı olmak adına yapılan yanlış zayıflama diyetleri sebep olabiliyor.
Sağlıklı beslenmek, yeterli uyku almak, depolarımızda D3 vitaminini takip etmek, w-3 yeterli almak, gereksiz ilaç kullanmamak bağışıklık sistemimizi desteklemek için en temel yapmamız gerekenler.
Bağışıklık sistemimizin çok önemli iki organı olan bağırsağımızı ve karaciğerimizi güçlendirecek yönde beslenmek, toksinleri uzaklaştırmak ve bağışıklığı güçlendirmek için etkilidir.
Brasika sebzeleri olarak bildiğimiz karnabahar, brokoli, turp, beyaz ve kırmızı lahana, bürüksel lahanası, marul, pazı, şalgam izosiyonat içerikleri ile karaciğerin detoks gücünü destekler ve toksinleri uzaklaştırmada yardım ederler. Beslenmemize allisin içeren alyum sebzeleri olan sarımsak, soğan, pırasa da ekleyerek bu detoksu destekleyebiliriz. Beslenmemizin liflerden, prebiyotik ve probiyotiklerdenzengin olması, yeterli sıvı tüketimi bağırsaklarımızın çalışmasında çok önemlidir.
Bağışıklık sistemini zayıflatan diğer etmenler
*enerji ve protein, karbonhidrat, yağ gibi besin ögelerinden, antioksidanlardan, vitamin ve minerallerden yetersiz ve dengesiz beslenmek
*işlemiş gıdalar, meyve – sebzelerdeki zirai ilaç kalıntıları, pestisitler, nitrit nitrat gibi katkı maddelerini içeren hazır gıdalar, iyi pişmemiş kabuklu deniz hayvanları, yanmış, mangalda pişmiş etlerden gelen ve kimyasallar, egzoz gibi toksinlere sık maruz kalmak
*sigara içmek
*sık ilaç kullanmak
*yetersiz uyumak
*toksinleri uzaklaştıramamak
*vücudun probiyotik bakterilerden zayıf olması
